fixer ne demek?
- Iş bitirici, sonucu hile ile ayarlayan kimse, fiksatör, sabitleştirici ilaç [fot.]
- Tamirci
- Rüşvet yediren kimse
- Slang piston, torpil
- Fiksatif, sabitleştirici ilâç.
fixed
- Kararlaştırılmış
- Önceden ayarlanmış
- Belirlenmiş, sağlanmış, uçmaz
- Durağan, kımıldamaz, bağlı
- Sabit, solmaz (renk)
- Dili önceden ayarlanmış
- Oynamaz, sabit, değişmez
fixed a date
- Karar verilmiş bir zaman belirleyen
- Ayarlanmış tarih