fevkalade parlaklık ne demek?
- Brilliance
brilliance
- Fevkalade parlaklık
- Ihtişam
- Zekâ parlaklığı.
- Parlaklık, görkem
fevkalade
- Bkz. olağanüstü
- Alışılmış olandan ayrı, olağanüstü, beklenmedik, görülmedik, işitilmedik
- Aşırı, çok fazla
- "Çok iyi, çok üstün, çok güzel" anlamlarında beğeni ifade eden bir söz.
- Adetin fevkinde. Ayrıca, hususi surette. Bilinenlerin üstünde. Müstesna ve yüksek bir surette. (Osmanlıca'da yazılışı: fevkalâde)
- Extraordinary.
- Marvellous.
- Marvelous.
- Remarkable.
- Exceptional.
fevkalade amortisman
- Bk. olağanüstü amortisman
- Bk. olağanüstü aşınma payı
parlaklık
- Parlak olma durumu, revnak
- İlgi ve dikkat çekici olma durumu.
- Bir ışık kaynağının verdiği ışığın, göz gibi bir alıcının üzerinde yaptığı etki.
- Birim yüzey basma mum gücü ya da lümen olarak, belli bir doğrultudaki ışık yeğinliğinin, o doğrultuya dik ışıyan yüzölçüme oranı.
- Birim yüzey basma mum gücü ya da lümen olarak, belli bir doğrultudaki ışık yeğinliğinin, o doğrultuya dik ışıyan yüzölçüme oranı.
- Konudan yansıyıp merceğe giden ışığın niceliği; başka bir deyişle, bir yüzeyin, bakıldığı yöne doğru ışık yansıtma gücü. (Parlaklık birimi, birim alana kandeladır)
- Bir sinema ya da televizyon resminde siyahların tam siyah, beyazların tam beyaz olması durumu; resmi oluşturan çeşitli noktaların tam ışık yeğinliği.
- Brigthness.
- Brilliancy.
- Brilliance.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
fevkaladefevkalade amortismanfevkalade bütçefevkalade halfevkalade ihtiyatlarfevkalade kazafevkalade mükemmelfevkalade umumı heyetfevkalade zararfevkaladelikparlaklıkparlaklık ayarıparlaklık bilgisiparlaklık denetimiparlaklık düğmesiparlaklık farkıparlaklık imiparlaklık kanalıparlaklık sıcaklığıparlaklık sinyaliparlaklastiriciparlaklaşmaparlaklaşmakparlaklaştırıcıparlaklaştırma