feleğin sillesini yemek ne demek?
- Büyük bir yıkıma uğramak.
feleğin çemberinden geçmek
- Hayatın iyi kötü tüm yönlerini bilmek.
- Tecrübe sahibi kimse.
- Güngörmüş.
felec
- Küçük nehir.
yemek
- Yeme, karın doyurma işi
- Yenmek için pişirilip hazırlanmış yiyecek, aş, taam.
- Günün belli saatlerinde yenilen besin
- Konuklara yiyecek verilerek yapılan ağırlama
- Ağızda çiğneyerek yutmak
- Aşındırmak, kemirmek, oymak, delmek
- Isırmak.
- Batmak, çizmek, kaşındırmak, dalamak.
- Hoşa gitmeyen kötü bir duruma uğramak, tutulmak
- Hakkı olmayan ve kendisine yasak edilmiş bulunan bir şeyi kabul etmek.