eza cefa ne demek?
- Baskı ve zulüm.
baskı
- Bir eserin basılış biçimi veya durumu
- Bası sayısı.
- Bir eserin tekrarlanarak yapılan baskı işlemlerinden her biri.
- Giysinin içine kıvrılıp dikilen kenarı.
- Hak ve özgürlükleri kısıtlayarak zor altında bulundurma durumu, tahakküm
- Bir maddeyi sıkıp ezen alet, pres.
- Belirli ruhsal etkinlik ve süreçleri, kişinin isteği dışında bilinçaltına itmesi veya bu itilenlerin bilince çıkmasını önleme durumu.
- Top oyunlarında karşı takım oyuncusunun hareketini ve sonuç almasını engellemek amacıyla uygulanan yakın savunma durumu, pres.
- Tutma görevi alınan karşı takım oyuncusunun hareketini ve sonuç almasını engellemek amacı ile uygulanan yakın savunma türü.
- T. Basıp sıkacak, tazyik edecek şey. Sıkı tazyik.
eza
- Üzme, sıkıntı verme, üzgü
- Ticarette kaybetme, zarar etme.
Unjust treatment.
Torment.
Anguish.
Hardship.
Injury.
ezaf
- Çok zayıf, en zayıf. (Osmanlıca'da yazılışı: ez'af)
cefa
- Büyük sıkıntı, üzgü, eziyet, zulüm
- Eziyet, sıkıntı, çile.
- Eziyet. Sıkıntı. Zulüm.
Rigour.
Suffering.
Pain.
Cruelty.
Oppression.
Unkindness.
Harshness.