extenuating circumstances ne demek?

  1. Hafifletici nedenler

hafifletici

  1. Hafifletme özelliği olan.
  2. (en)Extenuating.
  3. (en)Giving relief.
  4. (en)Attenuating.
  5. (en)Deadening.
  6. (en)Palliative.
  7. (en)Assuasive.

extenuating

  1. [extenuate] hafifletmek, mazur göstermek, hafife almak, ciddiye almamak
  2. -'ın ciddiyetini azaltan (bir faaliyetin veya suçun); yapılan hareketin ciddiyetini azaltmak için kısmen özürler veya sebepler sunan

extenuation

  1. Ciddiye almama
  2. Hafifletme, hafife alma

circumstances

  1. Zenginlik, varlık
  2. Şartlar, koşullar

Türetilmiş Kelimeler (bis)

extenuatingextenuationextenuateextenuatoryextendextend creditextend modeextend of the protectionextend selectioncircumstancescircumstances durumlarcircumstances of ones lifecircumstancecircumstanced
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın