evla ne demek?
Kökeni: Arapça
- Daha iyi, yeğ.
Bir şeyi bilmek, onun cahili olmaktan evladır, diyen bir hadis vardır.
A. Ş. Hisar - Daha uygun, daha layık, daha iyi üstün. hayırlı amel.
- Kızgın yağın içine bir şey atıldığında çıkan ses.
- Daha iyi, birincisi, başta gelmesi lazım geleni.
- Çocuk dilinde ateş.
- Favorable, approving; likable.
daha
- Şimdiye kadar, henüz.
- Var olana, elde bulunana ek olarak, olana katarak
- Kendisinden sonra üçüncü kişi iyelik eki alan bir sıfatla birlikte sözü edilen konuda en önemli durumu belirtmek için kullanılan bir söz.
- Bundan başka, bunun dışında
- Bir çeşit çocuk oyunu.
- Kaba kuşluk vakti.
- More.
- Over.
- Still.
- Only.
evlad
- (Veled. C.) Veledler. Çocuklar. (Osmanlıca'da yazılışı: evlâd)
evlad ı fatihan
- Bk. fatih çocukları