evince ne demek?
- Belli etmek
- Göstermek
- İzhar etmek, belirtmek
- Açığa vurmak
- Açıkça göstermek
- Aydınlığa kavuşturmak
- İspat etmek
- Delil göstermek
belli
- Beli olan
- Bilinmedik bir yanı olmayan, malum
- Gizli olmayan, ortada olan, anlaşılan, bedihi, zahir, aşikâr
- Belirli, muayyen
- Apparent.
- Clear.
- Certain.
- Specific.
- Particular.
- Known.
evincible
- Ispatı mümkün, kanıtlanabilir, gösterilebilir
evincive
- Belli eden, açığa çıkmasına hizmet eden; belirten gösteren, bildiren; kanıtlama eğiliminde olan