estek köstek etmek ne demek?
- Oyalamak, yersiz bahaneler bulmak, işten kaçınmak.
estek köstek
- Falan filan
Zarf.
esteem
- Kıymet vermek
- Addetmek, kanısında olmak
- İnanmak
- Hürmet etmek
- İtibar etmek, saymak
- Takdir etmek
- Sanmak, zannetmek
- İtibar, hürmet, kıymet
- Kanı, zan.
- Değer vermek, saygı duymak
köstek
- Cep saati, kılıç, anahtar vb.nin ucuna takılan zincir.
- Saat, kılıç, anahtar vb.nin ucuna takılan zincir
- Koşulan atların tepmesini önlemek için kuskun kayışına eklenen kayış.
- Balık iğnesini oltaya bağlayan, bir iki karış uzunluğunda kıl veya misina parçası.
- Engel.
- Atlarda hareketsizliği sağlamak amacıyla bukağılık bölgesine uygulanan halka biçimindeki aygıt.
- Bedene iğnenin bağlanmasını sağlayan, kalınlığı beden kalınlığından daha az olan, bir ucu bedene, diğer ucu olta iğnesine bağlı olta ipi parçası.
Hobble, fetter.
Ripping hook.
Hobble.
etmek
- Bir işi yapmak
- Bir durumu ortaya çıkarmak.
- "İyi, kötü" zarflarıyla birlikte davranmak.
- Bulmak, erişmek
- Birini bir şeyden yoksun bırakmak.
- Herhangi bir değerde olmak
- Vermek.
- Eşit değer kazanmak.
Step.
Say.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
estek köstekesteemesteem estimationesteem give credit foresteem highlyesteem meritestestaestablishestablish ones alibiestablish toköstekköstek çubuğuköstek olmakköstek vurmakkösteklemekösteklemekkösteklememekkösteklenişkösteklenmekösteklenmekköstebekköstebek derisiköstebek illetiköstebek yuvasıköstebekgiller