emzirmeyen bebek bakıcısı ne demek?
Dry nurse.
dry
- Su ihtiva etmeyen, kuru
Wipe dry, make dry; become dry.
- Kuru, yağmursuz, kurak, susuz
- Kurumak
- Susamış
- Kurumuş, suyu çekilmiş
- Sert, keskin
- Kurutmak
- Yavan, tatsız
- Sütü kesilmek, sütten kesilmek
emzirme
- Annenin göğsündeki sütü bebeğine emdirmesi
- Emzirmek işi.
- Yeni doğanların memeyi emerek beslenmesi.
Lactation.
Suckling.
emzirme hastalığı
- Emzirme dönemindeki anaç vizonlarda ve kimi zaman da ineklerde laktasyon döneminde yetersiz beslenme ve strese bağlı olarak gelişen, ama--cşi--z yürüme, iştahsızlık, kemik kırıkları, dehidrasyon, böbrek bozuklukları ve karaciğer yağlanmasıyla belirgin bir hastalık.
Nursing sickness.
bebek
- Meme veya kucak çocuğu.
- Plastik, tahta, bez vb.nden yapılan insan biçiminde oyuncak
- Göz bebeği
- Sevgi bildiren bir seslenme sözü.
- Henüz süt emme çağında bulunan çocuk; genellikle bir yaşından daha küçük olan çocuğa verilen ad.
Infant.
Infantile.
Dolly.
Babe.
Doll.
bakıcı
- Bakma işiyle görevlendirilen kimse
- Genellikle çocuk, yaşlı ve hastalara bakma işiyle görevli kimse.
- Yeme içme, barınma ve eğitim karşılığında bakıcılık görevi yapan kimse.
- Bir şeyi satın almayı düşünmeden yalnızca bakarak ilgilenen kimse
- Koruyucu.
- Yabancı ülkede bir aile yanında kalarak eğitimini sürdüren ve aynı zamanda o evin çocuklarına bakan kimse.
- Falcı
Attendant.
Nurse.
Keeper.