emre hazır ne demek?
- On call.
on
- Dokuzdan sonra gelen sayının adı.
- Bu sayıyı gösteren 10, X rakamlarının adı.
- Dokuzdan bir artık.
- Ketonları gösteren son ek, propanon (dimetil keton): 2-bütanon (etil metil keton) gibi.
- -one.
- Deca-.
- In progress; proceeding; as, a game is on.
- In operation or operational; 'left the oven on'; 'the switch is in the on position' planned or scheduled; 'the picnic is on, rain or shine'; 'we have nothing on for Friday night' indicates continuity or persistence or concentration; 'his spirit lives on'; 'shall I read on?' in a state required for something to function or be effective; 'turn the lights on'; 'get a load on'.
- With a forward motion; 'we drove along admiring the view'; 'the horse trotted along at a steady pace'; 'the circus traveled on to the next city'; 'move along'; 'march on'.
- Indicates continuity or persistence or concentration; 'his spirit lives on'; 'shall I read on?'.
emre ait
- Orderly
emre muharrer
- Buyruğa yazılı.
hazır
- Bir iş yapmak için gereken her şeyi tamamlamış olan, anık, amade, müheyya.
- Belli bir işe yarayacak, kullanılacak bir duruma getirilmiş.
- Belirli bir biçimde yapılmış olarak satılan, alıcı bekleyen, ısmarlama karşıtı.
- Bu fırsattan yararlanarak
- Huzurda olan, göz önünde olan. Amade ve müheyya olan. Gaib olmayan.
- Su sesi, su şırıltısı. (Osmanlıca'da yazılışı: hazîr)
- Prepared.
- Ready-made.
- Quick.
- Present.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
emre aitemre muharreremre muharrer çekemre muharrer senetemre yazılıemreemre yazılı konşimentoemre yazılı senetemre yazılı tahvilemredemremraemrahemralemranhazırhazır aktifhazır beklemekhazır bekleyenhazır betonhazır bilmeclishazır bulundurmakhazır bulunmahazır bulunmakhazır bulunmamahazıhazıanehazıkhazıkanehazıkı mütedeyyin