eksiksiz ne demek?
- Eksiği olmayan, tam, tamam.
- Tam olarak
Verdiği emirler, on, on beş dakika içinde bütün Ege bölgesinde duyuluyor, eksiksiz uygulanıyordu.
N. Cumalı - İyi, namuslu, temiz.
- Complete.
- Perfect.
- Solid.
- Consummate.
- Factual.
- Thoroughgoing.
- Thorough.
- Without defect.
- In full.
- Definitive.
- Exhaustive.
- True.
- Unabridged.
- Watertight.
- Completely.
- Perfectly.
- Absolute.
- Accurate.
- In full force.
- Intact.
- Resounding.
- Unexpurgated.
eksiksiz bir memnuniyet
- Pleasure without alloy.
eksiksiz grup
- Complete group