edep etmek ne demek?
- Utanmak, sıkılmak.
edep dış atardamarı
- Truncus pudendoepigastricus'tan çıkarak erkeklerde penisin ve sıkrotumun, dişilerde vulvanın vaskularizasyonuna katılan atardamar, arterya pudenda eksterna.
- Truncus pudendoepigastricus'tan çıkarak erkeklerde penisin ve sıkrotumun, dişilerde vulvanın vaskularizasyonuna katılan atardamar, arterya pudenda eksterna.
- Arteria pudenda externa.
- Arteria pudenda externa
edep iç atardamarı
- Arteria iliaca interna'nın pelvis boşluğunda seyreden son kısmı, arterya pudenda interna.
- A. iliaca interna'nın pelvis boşluğunda seyreden son kısmı, arterya pudenda interna.
- Arteria pudenda interna.
- Arteria pudenda interna
etmek
- Bir işi yapmak
- Bir durumu ortaya çıkarmak.
- "İyi, kötü" zarflarıyla birlikte davranmak.
- Bulmak, erişmek
- Birini bir şeyden yoksun bırakmak.
- Herhangi bir değerde olmak
- Vermek.
- Eşit değer kazanmak.
- Step.
- Say.