eating ones fill ne demek?
- Doyasıya yemek, karnı dolana kadar yemek, doyuncaya kadar yemek, açlığı giderilene kadar yemek (Yazılışı: eating one's fill)
eating ones terms
- Dönemlerini yeme, avukat olmak üzere hukuk okuma ve Adliye Toplantı Salonu yemeklerinden gereken kadarını yeme (her on iki dönemin ilk üç defasıdır) (Yazılışı: eating one's terms)
eating
- Yemelik, yenilmeye uygun, yıpratıcı
ones
- Bir tane, biri, birisi, kimse, tek
- Pron. birinin, nin: -nin
fill
- Yağmur yağmayıp ot bitmeyen yer, otsuz yer.
- Doldurmak, şişirmek, doyurmak, dolgu yapmak, dolmak, şişmek
- Doldurmak, tatmin etmek
- Yapmak, icra etmek
- Işgal etmek, tutmak
- Dolmak, doymak, kabarmak, şişmek
- Hazırlamak (reçete)
- Dolumluk, doyumluk, dolduracak miktar
- Toprak tesviyesinde kullanılan toprak veya moloz
Türetilmiş Kelimeler (bis)
eating ones termseatingeating and drinkingeating bouteating disordereating habitseating houseeating nicheeatinghouseeateat ateat awayeat breakfasteat crowonesones bestones better halfones better selfones chief aversionones complementones daily breadones damnedestones days are numberedones level bestoneone a pieceone a.m.one act playone address