dondurma ne demek?
- Dondurmak işi.
- Şekerli sütün veya meyve sularının dondurulmasıyla hazırlanan soğuk yiyecek
Dondurmalarını yalaya yalaya dolaşmaya başladılar.
N. Cumalı Ice-cream.
Ice cream.
Sundae.
Freezing.
Refrigeration.
Congelation.
Congealment.
Frosting.
Solidication.
Hardening.
Chilling.
Icing.
Freeze.
Refrigerating.
dondurmak
- Donmasını sağlamak.
- Beklemeye almak.
- Bir şeyi değiştirilemez durumda tutmak
- Sıcaklığı düşürerek bir sıvının katı duruma değişimini sağlamak.
Freeze.
Transfix.
To freeze.
To chill.
To frost.
To consolidate.
dondurma işlemi
- Taze balık veya işlenmiş su ürünlerinin en fazla sayıda kristalleşme düzeyine uygun bir sistemle, kısa sürede ulaşılması işlemi.
Freezing process.
dondurma kesiti
- Çeşitli işlemler sırasında, lipit ve diğer kimi maddelerin hücre ve dokudan çıkmasını önlemek üzere tespit edilmiş veya edilmemiş doku örneklerinin dondurma mikrotomuyla doğrudan kesilmesi.
Frozen section.