dolgunlaşmak ne demek?
- Dolgun duruma gelmek.
- To get plump.
dolgun
- Dolarak biçimi yuvarlaklaşmış.
- Şişmana yakın, balıketinde
- Çok, bol, fazla, yüksek (ücret, para vb.)
- Öfke, kızgınlık, kırgınlık vb. duygularla dolu
- Birbirine uyan, uyum gösteren
- Bk. kalın
- Well-rounded.
- Sonorous.
- Chubby.
- Plump.
dolgunlaşma
- Dolgunlaşmak işi.
dolgunluk
- Dolgun olma durumu.
- Repletion.
- Fulness.
- Plenitude.
- Buxomness.
- Fullness.
- Ful l ness.