diaphragm rod ne demek?
- Işık düzengeci kolu
ışık
- Cisimleri görmeyi, renkleri ayırt etmeyi sağlayan fiziksel enerji, erke, ziya, nur, şavk
- Bir yeri aydınlatmaya yarayan araç.
- Elektrik.
- Resim sanatında ışıklı, parlak yer.
- Mutluluk, sevinç veya zekâdan doğan, özellikle yüzde ve gözlerde beliren parıltı
- Yol gösteren, aydınlatan kimse, düşünce, eser vb
- Yüksek derecede ısıtılan cisimlerin veya çeşitli enerji biçimleriyle uyarılan cisimlerin gaz ışı yaydığı gözle görülen ışıma.
- Yönetmenin, sahnenin ya da salonun aydınlatılması için verdiği buyruk.
- Göze uyarımda bulunan ve beyin tarafından yorumlandığında görme duyusuna, yani görülebilir ışığa yol açan elektromıknatıs ışınım. Başka bir deyişle, ışımayla yayılan ve görme duyusuyla algılanan erke biçimi. (Bu elektromıknatıs ışınım, 4x10-7 m ile 7,7x10-7 m arasındaki dalga uzunluklarında yer alır. Dalga uzunluklarındaki değişiklikler gözde değişik duyulara yol açarak değişik renkleri oluşturur).
- Aydınlık, ziya.
diaphragm clutch
- Diyaframlı kavrama
diaphragm cover
- Diyafram kapağı
rod
- Yunanca kırmızı anlamına gelen bir önek.
- Stick, shaft; stick or bundle of twigs used for whipping; punishment; pistol (Slang).
- Çubuk, değnek, filiz, ince dal, sopa, sırık, asa, baston, kol, tabanca [amer.], dayak, güç, çük [arg.], penis, kamış [arg.]
- Çubuk, değnek
- Asa
- Falaka değneği
- Ceza
- Kudret, güç
- Beş metrelik uzunluk ölçüsü
Türetilmiş Kelimeler (bis)
diaphragm clutchdiaphragm coverdiaphragm openingdiaphragm pumpdiaphragm sealdiaphragmdiaphragm settingdiaphragm springdiaphragm valvediaphragmadiaphanediaphaneitydiaphanographydiaphanometerdiaphanometricrodrod aerialrod cellsrod reflectorrod stewartrodarodacırodajrodajlı camrodamin 6Gro rubroaroachroadroad accident