detritic cone ne demek?
- Döküntü yelpazesi
döküntü
- Bkz. erüpsiyon, eksantem
- Dökülmüş, saçılmış şeyler
- Bir topluluktan geri kalmış kimseler.
- Bazı hastalıklarda görülen çıban, leke, uçuk vb. belirti.
- Deniz yüzüne yakın, üzerinde dalgaların çatladığı kaya kümesi.
- Kâğıtçılıkta üretimin herhangi bir safhasında ıskartaya çıkan, genellikle tekrar hamur durumuna getirilen, yaş ve kuru biçimleri olan kâğıt veya karton artığı.
- Değersiz, bayağı, ayak takımından olan kimse
- İşe yaramayan, değersiz, kötü, berbat
- Parçalanan taşların yamaç aşağı kayması, yuvarlanması, etekte birikmesiyle oluşan yer.
- Dağ eteklerinde köşeli taşlar ve daha ince öğeli özdeklerin karışımından oluşan yığıntılar.
detrition
- Molozların aşınması.
- Aşınma
detritivor
- Kırıntı ile beslenen canlı. Detritofaj.
- Detritus üzerinden beslenen canlı, detritofaj.
- Detritus feeder.
- Détritivore, détritophage
- Detritus: bozulmuş; vorare: yemek
cone
- Volkanik zirve
- Bkz. koni
- Koni biçiminde olan makara
- Koza, kozalak
- Koni biçimli şey, külah, huni
Türetilmiş Kelimeler (bis)
detritiondetritivordetritaldetriteddetritofajdetrimentdetrimentaldetrimental todetrimentallydetrimentalnessdetractdetract fromdetractiondetractivedetractorconecone antennacone bearingcone cellscone chartcone clutchcone couplingcone crushercone diaphragmcone gearconcon densecon mancon smb. out ofconakry