destani ne demek?
- Destansı
Selma Hanım onu seyrederken, âdeta destani bir rüyaya dalmış gibiydi.
Y. K. Karaosmanoğlu - Epic, epopee, epos, saga.
destansı
- Destan niteliğinde olan, destana benzer, destani, epik.
- Legendary.
destan
- Hikaye, kıssa.
- Kahramanlık öykülerine verilen isim
- Bkz. anlatı
- Tarih öncesi tanrı, tanrıça, yarı tanrı ve kahramanlarla ilgili olağanüstü olayları konu alan şiir, epope.
- Bir kahramanlık hikâyesini veya bir olayı anlatan, koşma biçiminde, ölçüsü on bir hece olan halk şiiri.
- Çağdaş Türk edebiyatında biçim ve içerik yönünden, geleneksel destanlardan ayrılık gösteren uzun kahramanlık şiiri.
- Bk. kutkoşuk
- Hile, mekr, tenvir.
- (Dest. C.) Eller.
- Epic.
destan filmi
- Sinemada destan türünün özeliklerini taşıyan film. Toplumların ulusa dönüşümü, bu dönüşüm sırasındaki uğraşıları, bu uğraşılarda öne çıkan kahramanları konu alan; birbirine karşıt güçler arasındaki çatışmaları yansıtan; insan ile çevresi arasındaki ilişkileri veren destan türünün sinema özelliklerine uydurulmuş biçimi: Üstün güçlü, yiğit, atılgan, açık yürekli, içinden çıktıkları toplumun özlemlerini simgeleyen kahramanlar; bu kahramanların çapına uygun karşıt güçler; tehlikelerle dolu, uçsuz bucaksız çevre; coşkulu, korkulu, gergin bir hava; soluk kesecek olaylar, kanlı çatışmalar, vb. bu çeşit filmlerin başlıca özellikleridir.
- Epic film.
- Epischer film
- Film épopée