dependence ne demek?
- Bağlı olma
- Taalluk
- İtimat, güven
- Bir kimsenin eline bakma
- Bağımlılık
- Dayanma
- Muallakıyet, sarkma, asılma
- Tabi oluş, bağlılık
- Emir kulluğu
- Başkasının sırtından yaşama
bağlı
- Bir bağ ile tutturulmuş olan
- Gerçekleşmesi bir şartı gerektiren, vabeste
- Sınırlanmış, sınırlı.
- Kapatılmış olan, kapalı.
- Bir kuruluşun yetkisi altında bulunan.
- Sadık
- Bir kimseye, bir düşünceye, bir hatıraya saygı, aşk vb. duygularla bağlanan, tutkun.
- Halk inanışına göre, büyü etkisiyle cinsel güçten yoksun edilmiş (erkek).
- Mülzem.
- İki parçanın, aracın vb. birbirine eklenmiş olma durumu.
dependence on foreign trade
- Dış ticarete bağımlılık
dependencies
- Bağlılıklar