dentate ne demek?

  1. Tarak şeklinde
  2. Dişli
  3. Bkz. dentat

tarak

  1. Saçların, sakalın, hayvan tüylerinin karışıklığını gidermeye veya kadınların saçlarını tutturmaya yarayan dişli araç
  2. Bahçıvanlıkta toprağın taşını ayıklamak için kullanılan, ucu bu biçimde olan araç, tırmık.
  3. Dokuma tezgâhlarında, dişleri arasından arış ipliklerinin geçtiği tarak biçiminde araç.
  4. Bazı kuşların başında bulunan yelpaze biçiminde tepelik.
  5. İnsanda ayağın yüksek olan üst bölümü.
  6. Suda yaşayan hayvanlarda solungaç.
  7. Yassı solungaçlılardan, kabukları yuvarlak, yelpaze biçiminde bir yumuşakça (Pecten).
  8. Bk. pekten
  9. Bulutların bir yere toplanması.
  10. (en)Comb.

dentat

  1. İri ve keskin olan dişlerin eksenleri yaprağa dikey durumda olması.
  2. (en)Toothed,dentate.
  3. (fr)Denté, dentele
  4. (la)Dens: diş

dentate gyrus

  1. Dişli grus
  2. Bkz. dentat girus

dentated

  1. Dişli, dişleri olan

Türetilmiş Kelimeler (bis)

dentate gyrusdentateddentatdentationdentaldental abscessdental alveoldental alveolusdental anatomidentdent smb.s imagedenden aşağı haliden bakmakden baskaden başka
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın