delilsizlik ne demek?
- Absence of proof
absence
- Devamsızlık
- Noksan, eksiklik
- Şuur kaybı
- Yokluk, bulunmama
- Gaybubet, yokluk
- Gaip oluş, gıyap
- Dalgınlık.
delilsel
- Evidentional
delil
- İnsanı aradığı gerçeğe ulaştırabilecek iz, emare
- Kanıt
- Kılavuz, rehber.
- Bk. bilit
- Bk. kanıt
- Adli ve idari soruşturmalarda elde edilen, ilgili makamlar tarafından olayın aydınlatılmasına katkısı olabileceği değerlendirilen ve ispat vasıtası olarak kullanılabilen her türlü öge.
- Kılavuz. Doğru yolu gösteren. Meçhulü keşfetmekte ve malumun sıhhatını isbat etmekte vasıta ve alet ittihaz olunan husus.
- Proof.
- Evidence.
- Supporting document.