değersiz diye istenmeyen ne demek?
- Refuse
refuse
- Reddetmek.
- Geri çevirmek.
- Bkz. refüze etmek.
- Döküntü; artıklar, çöp.
- Kabul etmemek, reddetmek, vermemek, razı olmamak
- Izin vermemek, ayak diremek, direnmek, karşı koymak, kaçınmak
- Istememek, vaz geçmek
- Hendek veya çitten atlamayı istememek refusable (s.) reddolunur.
- Süprüntü
- Değersiz diye istenmeyen.
değersiz
- Değeri olmayan veya değeri çok az olan, önemsiz, kıymetsiz, naçiz.
- Mean.
- No- account.
- Not worth a bean.
- Past praying for.
- Pathetic.
- Pitiful.
- Threepenny.
- Tin- pot.
- Spam.
değersiz adam
- Bad egg.
diye
- Herhangi bir yargıya vararak.
- Niteleyerek.
- Sanarak, diyerek.
- That.
- So that.
- In order to.
- Lest.
- Saying.
- Thinking that.
- Called.
istenmeyen
- Unwanted, unwelcome, out of favor, undesired, undesirable, uncalled for, refuse.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
değersizdeğersiz adamdeğersiz alacaklardeğersiz balıkdeğersiz bayağı adamdeğersiz biçimdedeğersiz bir şeyi satmakdeğersiz bir şeyi yutturmakdeğersiz datadeğersiz eşyadeğerdeğer adıdeğer ağırlıklı endeksdeğer ahlakıdeğer alanıdiyediye diyediye geçinmekdiye okunmakdiyebilirim ki.diyecekdiyekediyelek aşırılığıdiyelim kidiyensefalondiydiyadiya boyudiya çerçevesidiya ebadı