dayısı dümende olmak ne demek?
- Güvendiği, dayandığı kişi iş başında olmak
dayısal sakınma
- Çocukların, annelerini dayılarından sakınma göreneği, bk. sakınma, görenek, krş. addan sakınma.
- Avuncular avoidance.
- Évitement avunculaire
dayı
- Osmanlı İmparatorluğu döneminde Tunus, Cezayir ve Trablusgarp'ta seçimle başa getirilen yönetici.
- Annenin erkek kardeşi.
- Cesur, yiğit.
- Yaşlı erkeklere söylenen bir seslenme sözü
- Bir kimsenin kayırıcısı olan, sözü geçer kimse
- Kabadayı.
- Osmanlılar döneminde Tunus, Cezayir ve Trablusgarp'ta yerli ileri gelenlerce seçimle başa geçirilen yöneticilere verilen san.
- Birini kayırıp koruyan saygın kimse.
- Kabadayı, külhanbeyi.
- Güzel, iyi.
dümen
- Hava ve deniz taşıtlarında, taşıta istenilen yönü vermeye ve belirli bir doğrultuda götürmeye yarayan hareketli parça.
- Yönetim, idare.
- Dalavere, hile
- Steering wheel.
- Wheel.
- Trick.
- Cheat.
- Cabal.
- Dope.
- Helm.
olmak
- Meydana gelmek, varlık kazanmak, vuku bulmak
- Gerçekleşmek veya yapılmak.
- Bir görev, makam, san veya nitelik kazanmak
- Bir şeyi elde etmek, edinmek
- Bir durumdan başka bir duruma geçmek.
- Herhangi bir durumda bulunmak.
- Uygun düşmek, yerinde görülmek.
- Yetişmek, olgunlaşmak.
- Happen.
- Become.