danıştay başkanı ne demek?
- Solicitor general.
solicitor
- Acente, reklam ajansı
- Hukuk görevlisi
- Rica eden kimse, aracı
- Devlet dairesinde hukuk müşaviri
- Avukat, savcı
danıştay
- Yönetsel uyuşmazlıkları ve davaları görüp çözümlemek, Bakanlar kurulunca gönderilen yasa tasarıları hakkında düşüncesini bildirmek, tüzük tasarılarını, ayrıcalık sözleşme ve koşullaşmalarını incelemek, Başbakanlıkça gönderilen her türlü işler hakkında düşüncesini bildirmek, yasalarda gösterilen öbür işleri görmek üzere Anayasa ile görevlendirilmiş yüksek yönetim yargılığı, danışma ve inceleme yeri.
- (Bak: Şura-yı devlet)
- Council of state.
- Conseil d'état
danış
- Görüş sorma.
- Önemli bir konuda birkaç kişinin bir arada konuşması, müşavere.
- Consult.
başka
- Bilinenden ayrı, değişik, farklı, özge
- Nitelik yönünden alışılmışın dışında bir üstünlüğü olan
- Konu edilen, bilinenden ayrı nesne ve kimse için teklik veya çokluk olarak başkası, başkaları biçiminde kullanılan bir söz
- "Ayrıca, üstelik, bir yana" anlamlarında -dan / -den başka biçiminde kullanılan bir söz.
- Other.
- Another.
- Different.
- Alternative.
- Distinct.
- Other than.