damarına enjekte etmek ne demek?
- Shoot up.
shoot
- Atmak, avlamak, vurmak, çekmek [fot.], fırlatmak, ateş etmek, öldürmek, şut çekmek, atış yapmak, çekmek, çekim yapmak, hızla geçmek, iğne yapmak, aşı yapmak, sürgün vermek, filizlenmek, yuvarlanmak (varil vb.), perdahlamak (kereste), avlanmak, fırlama
- (shot shooting) atmak, fırlatmak
- Ateş etmek
- Out ile (filiz) sürmek
- Silâhla öldürmek veya yaralamak, vurmak
- (sekstantla) ölçmek
- Akıntı ile geçmek
- Üzerinden hızla geçmek
- Fotoğraf çekmek
- Içine başka renk karıştırmak
damarına basmak
- Birini, duyarlı olduğu bir konuda kızdırmak. Öfkelenmesine sebep olmak.
- Rub smb. up the wrong way.
damarına çekmek
- Soyunun özelliklerini taşımak.
enjekte
- "Zerk etmek" anlamında kullanılan enjekte etmek birleşik fiilinde geçen bir söz.
- Injected.
etmek
- Bir işi yapmak
- Bir durumu ortaya çıkarmak.
- "İyi, kötü" zarflarıyla birlikte davranmak.
- Bulmak, erişmek
- Birini bir şeyden yoksun bırakmak.
- Herhangi bir değerde olmak
- Vermek.
- Eşit değer kazanmak.
- Step.
- Say.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
damarına basmakdamarına çekmekdamarına işleyen boya ile boyanmışdamarın dikey durumdan ayrılma açısıdamarı bozukdamarı kurusundamarı tutmakdamardamar ağıdamar aktarmadamar ameliyatıdamar benienjekteenjekte etmeenjekte etmekenjektörenjektör borusuenjeksiyonenjeksiyon avans tertibatıenjeksiyon avansienjeksiyon basıncıenjeksiyon basincienjectable waterenjambment