dalgın ne demek?
- Çevresinde olup bitenleri fark edemeyecek kadar düşünceye dalan
Kendi kendine mırıldanır gibiydi, dalgındı.
T. Buğra - Dikkatini belirli bir konu üstünde toplayamayan.
- Kendinden geçmiş bir durumda.
Absent-minded.
Plunged in thought.
Absent.
Vacant.
Lost.
Far-off.
Dreamy.
Woolgathering.
Abstracted.
Deep.
Distrait.
Engrossed.
Faraway.
Glassy.
Meditative.
Moony.
Pensive.
Preoccupied.
Reflective.
Ruminant.
Ruminative.
Self-absorbed.
Thoughtful.
Contemplative.
Distracted.
Lost in thought.
Forgetful.
Wistful.
dalgın dalgın
- Çevresiyle ilgilenmeden, düşünceli olarak
Absently, vacantly, abstractedly, pensively.
dalgın dalgın dolaşmak
Moon.