dadılık etmek ne demek?
- Çocuk bakıcılığı ile uğraşmak
Elli yaşlarında bir adam, konaklarda dadılık eden bir kadının erkeğidir.
M. Ş. Esendal - Üzerine sorumluluk almak, göz kulak olmak, sahip çıkmak, sahiplenmek.
- Look after a child
dadılık
- Dadı olma durumu veya dadının yaptığı iş.
dadı
- Çocuk bakımı ile görevli kadın.
Nanny.
Nursemaid.
Nurse.
Dry nurse.
Governess.
Duenna.
etmek
- Bir işi yapmak
- Bir durumu ortaya çıkarmak.
- "İyi, kötü" zarflarıyla birlikte davranmak.
- Bulmak, erişmek
- Birini bir şeyden yoksun bırakmak.
- Herhangi bir değerde olmak
- Vermek.
- Eşit değer kazanmak.
Step.
Say.