dağdağalı ne demek?
- Gürültülü patırtılı
Sultan Mahmut devri, imparatorluğun dağdağalı ve çok dertli bir zamanıydı.
A. Ş. Hisar
gürültülü
- Gürültüsü olan
- Karışık olaylarla dolu.
Noisy.
Loud.
Tumultuous.
Tumultuary.
Clamant.
Clamorous.
Clangorous.
Hilarious.
dağdağa
- Gürültü, patırtı, telaş, karmakarışık durum, sıkıntı
- Gürültü. Iztırab. Boş yere telaş ve zorluklar.
Turmoil.
dağdağan
- Bir tür çitlembik ağacı ve meyvesi.
[dağdağa] turmoil, tumult, uproar, commotion.