cumulant generating function ne demek?
- Birikinti çıkaran işlev
birikinti
- Bir yerde kendi kendine birikmiş olan şey
- Öğelerinin boyutları ne olursa olsun, karalar üzerindeki eğimsiz yerlerde, çanak biçimli çukurlarda, sığ deniz ve göl diplerinde yığılan özdekler. bkz. tortu, tortulaşma.
- Sediment.
- Conglomeration.
- Accumulation.
- Heap.
- Talus.
- Collection.
- Deposit.
- Sédiment
cumulant
- Birikinti
cumulate
- Birikmek, biriktirmek
- Toplamak, yığmak
generating
- [generate] üretmek, meydana getirmek, var etmek, oluşturmak, dünyaya getirmek, doğurmak
- Yaratan, meydan veren, üreten
function
- Fonksiyon
- İşlev
- Fonksiyonunu yerine getirmek
- İşlevini yerine getirmek, işlemek, çalışmak
- Görev