crus ne demek?
- Bacak
- İncik kemiği
bacak
- Vücudun kasıktan tabana kadar olan bölümü
- Hayvanlarda yürümeye veya atlamaya yarayan organ.
- Bazı şeylerin yerden yüksekçe durmasını sağlayan dayak, destek veya bunlardan her biri, ayak.
- Oyun kâğıtlarında oğlan, vale.
- Kalça kemeri ile ayak arasında kalan kısım.
- Hlk. Sığır gövde etinde cidagonun ön tarafında kol üzerinden döş hizasına kadar uzanan kaslardan elde edilen pastırmalık et parçası veya bu parçadan yapılan pastırma.
- Crural.
- Limb.
- Shank.
- Shin.
crus cerebri
- Beyin sapları
- Beyin bacağı
- Krus serebri
crusade
- Savaşa katılmak, mücadele etmek
- Haçlı seferi
- Din uğruna yapılan savaş, cihat
- Kampanya, hararetli mücadele
- Bu gibi bir mücadeleye katılmak, the Crusades Haçlı Seferleri