crop ne demek?
- Kırpmak
- Ürün, mahsul, ekin, rekolte
- Kesmek, kırpmak
- Kursak, havsala
- Binici kırbacı
- Biçmek, ekmek, dikmek
- Kesip kısaltmak
- Ürün vermek
- Yemek, otlamak
kırpmak
- Parçalara ayırmak, kesmek, kırkmak.
- Göz kapaklarını açıp kapamak, kıpmak
- Kesinti yapmak, tutumlu davranmak
- Ses sinyalinin belli bir frekansının veya frekans aralığının zayıflatılması.
Trim.
Clip.
Shear.
Wink.
Blink.
Crop.
crop bottom
- Alttan kırp
crop eared
- Kulağı kesilmiş, kısa kesimli (saç)