crisp ne demek?
- Gevrek
- Kesin, kati
- Uyanık
- Temiz, bakımlı, düzenli
- Serin canlandırıcı (hava)
- Kırışık, buruşuk, kıvırcık
- Gevremek, gevretmek
- Kısmen yakmak
- Gevrekleştirmek, gevrekleşmek
- Dalgalandırmak
- Kıvrılmak, kıvırmak
gevrek
- Kolayca kırılıp ufalanan.
- Ağzın içinde kolayca parçalanıp dağılacak biçimde hazırlanmış bir tür çörek.
- Şen, neşeli (gülüş)
- Brittle.
- Crisp.
- Crusty.
- Tender.
- Crackly.
- Biscuit.
- Cracker.
crisp flaky pastry
- Katmer
crisp toasts
- Kıtır tost