cowed ne demek?
- Zorla getir
- Korkutmak, yıldırmak, sindirmek
zorla
- Zor kullanarak, cebren, zecren, metazori
- İstemeyerek, isteksiz olarak, zoraki
At the point of the bayonet.
Constrainedly.
By force.
Forcibly.
Hard.
Hardly.
Only just.
Perforce.
cower
- Korkudan sinmek
- Dizlerinin bağı çözülmek
- Korkup çekilmek
- Çömelmek, çökmek
- Korkudan yere çökmek
cowering
- Sinme
- Çömelmek, çökmek; korkudan sinmek; dizlerinin bağı çözülmek (Argo)