contingent ne demek?
- Beklenmedik olay
- Henüz belli olmayan sebeplere dayanan
- İhtimal
- Olay, rastlantı
- Asker grubu
- Şarta bağlı
beklenmedik
- Birdenbire, ansızın olan.
Unexpected.
Sudden.
Unimagined.
Surprise.
Abrupt.
Adventitious.
Heaven-sent.
Improbable.
Snap.
contingent annuity
- Koşullu ödeme
contingent asset
- Koşullu varlık