constipate ne demek?
- Kabız etmek, sıkmak
- Kabzetmek, inkıbaz vermek
kabız
- Dışkının katılığı yüzünden büyük abdest bozamama veya güçlükle bozma durumu, peklik, kabızlık, ishal karşıtı.
- Azrail tarafından ruh teslim alınma, ölme.
- Alma.
- Kavrama, el ile tutma.
- Kabzeden, tutan.
- Costive.
- Stoppage.
- Constipation peklik.
- Constipated.
- Constipation.
constipated
- Bkz. konstipe
- Kabız etmek, sıkmak
- Kabız, bağırsakların boşaltımının zor olduğu ve düzenli olarak meydana gelmediği durum ile ilgili
constipating
- [constipate] kabız etmek, sıkmak
- Kabizlik verme