constituency ne demek?
- Seçim bölgesi halkı
- Bir seçim bölgesindeki seçmenler
- Seçime iştirak edenler
- Seçimle ilgili olanlar
- Seçim bölgesi.
- Müşteriler, aboneler
seçim
- Seçme işi.
- Kanunlar, yönetmelikler uyarınca kanun koymak ve yönetmek için bir veya daha çok aday arasından belli birini veya birkaçını seçme, intihap
- Çekimler arasından kurguda kullanılacakları ayırma.
- Bazı organizmaların özellikle yeni oluşan karakterlerle yaşamaya devam etmesi ve bazılarının ise çoğalıp yaşayamamaları ile sonuçlanan doğal ya da yapay bir olay. Seleksiyon.
- Selection (of takes, of shots).
- Polling.
- Elective.
- Election.
- Poll.
- Selection.
constituency district
- Seçim bölgesi
constituent
- Seçmen, kurucu
- Seçme hakkı olan
- Bileşen, oluşturan parçalardan her biri
- Bileşiği meydana getiren
- Anayasayı değiştirme yetkisi olan
- Temsilci atayan kimse
- Öğe, unsur