compressive load ne demek?
- Sıkıştırıcı yük
sıkıştırıcı
- Sıkıştırma işini yapan alet.
- Gaz ortamların basıncını yükseltmeye yarayan aygıt.
- Compressor.
- Astringent.
- Kompressor
- Compresseur
compressive force
- Basınç kuvveti
compressive optic neuropathy
- Kompresif optik nöropati
load
- Yüklemek
- Yükletmek
- Yük
- Şarj etmek
- Yük olmak, yükünü vermek
- Hediye yağdırmak
- Doldurmak
- Hile yapmak için zarı doldurmak
- Yüklenmek, üzerine yük almak
- Birine tesir ederek haksız hüküm verdirmek
Türetilmiş Kelimeler (bis)
compressive forcecompressive optic neuropathycompressive shrinkagecompressive shrinking machinecompressive straincompressivecompressive strengthcompressive stresscompressivelycompressibilitycompressibility curvecompressibility factorcompressibility testcompressiblecompresscompress a drivecompress aftercompress bitmap imagescompress dataloadload and goload balancingload capacitanceload capacityload characteristicload circuitload coilload coilsload conflictloaLoa loaloachloachs