coincide with ne demek?
- Rastlaşmak
- Aynı zamanda rastlamak
- Denk gelmek
- Tesadüf etmek
- Denk düşmek
rastlaşmak
- Birbiriyle karşılaşmak, birbirine rastlamak, tesadüf etmek
- Aynı zamanda olmak, üst üste gelmek.
- To meet by chance.
- To chance upon each other.
- To coincide.
- To occur at the same time.
coincide
- Tutarlı olmak
- Çatışmak
- Tesadüf etmek
- Rastlamak, denk gelmek
- Aynı zamanda meydana gelmek
- Uymak, bir olmak
coincidence
- Tesadüf
- Çatışma
- Denk gelme, rastlantı
with
- İle birlikte
- Birlikte, beraber
- İle
- -den
- -e
- -e rağmen
- İle beraber
- Karşı
- Geri
Türetilmiş Kelimeler (bis)
coincidecoincidencecoincidence circuitcoincidence elementcoincidence gatecoincidence tuningcoincidentcoincidentalcoincidentallycoincidentia oppositorumcoincoin bankcoin boxcoin box telephone systemcoin moneywithwith a bad reputationwith a batterywith a beardwith a beautiful voicewith a bedwith a crackling noisewith a crackling soundwith a crunchwith a crunching noisewitwitanwitchwitch doctorwitch hazel