coincidentally ne demek?
- Şans eseri
- Tesadüfen
- Gelişigüzel
şans
- Rastlantıları düzenlediğine ve insanlara iyi veya kötü durumlar hazırladığına inanılan doğaüstü güç, kut, baht, talih, felek
Chance.
Fluky.
Flukey.
Luck.
Odds.
Fortune.
Hazard.
Opportunity.
Auspiciousness.
coincidental
- Rastlantı eseri olan
- Aynı zamanda oluşan
- Rastlantısal
- Tesadüfi
coincident
- Rastlayan
- Tutarlı olan, uyan
- Tesadüf eden