causes ne demek?
- Nedenler
nedenler
- Causes
cause
- Sebebiyet vermek.
- Sebep olmak.
- Neden olmak, meydan vermek, sebep olmak, yol açmak, doğurmak
- Sebep, illet, neden
- Gaye, hedef, amaç
- Harekete sevkedici unsur
- Dava konusu (hukuk)
- Doğurmak, tevlit etmek
- Netice meydana getirmek
cause a bedlam
- Kızılca kıyamet koparmak, karışıklık çıkarmak