case study ne demek?
- Örnek olay
- Vaka analizi
- Durum çalışması
- Örnek olay incelemesi
örnek
- Bkz. eşantiyon, numune
- Benzeri yapılacak olan, benzetilmek istenen şey, model
- Göstermelik
- Bir şeyin benzeri, tıpkısı, misil.
- Bir düşünceyi, kuralı, gözlemi veya savı desteklemek ve açıklamak amacıyla ileri sürülen söz, yapılan davranış, misal.
- Durum ve niteliği benimsenmeye değer kimse veya şey
- En iyi biçimde olan
- Mallarını tanıtmak isteyen firmaların, malın niteliğini belirtmek, özelliklerini göstermek amacıyla, o maldan bedelsiz verdiği veya gönderdiği parça.
- Bir nesnenin ya da bir işlemin yapımında kılavuzluk eden ve aslının niteliklerimi değişik bir ölçü içinde taşıyan nesne ya da işlem birimi, anlamdaş taslam.
- Bir karar ya da yazının benzeri.
case sensitive
- Büyük ve küçük harfler arasındaki farka duyarlı
case shot
- Şarapnel
study
- Çalışmak.
- Incelemek, araştırmak, tetkik etmek
- Eğitimini görmek, okumak, öğrenmek.
- Ders çalışma; araştırma. Dersler; araştırmalar. çalışma odası.
- Çalışma, okuma, irdeleme, mütalaa
- Inceleme, araştırma, tetkik
- Düşünmek
- Gayret, çalışkanlık
- Düşünme, tefekkür
- Dalgınlık
Türetilmiş Kelimeler (bis)
case sensitivecase shotcase systemcase analysiscase and end punctuationcase approachcase bearing clothes mothcase bookcasecase by casecase conferencecase conversioncase depthcascasacasabacasaba meloncasablancastudystudy for the ministrystudy grantstudy groupstudy habitstudy hallstudy hourstudy of languagesstudy of riversstudy ones own interestsstudstud boltStud Çivisistud farmstud horse