carcassing ne demek?
- Kafes
kafes
- Hayvanlar için aralıklı tel, metal veya ağaç çubuklardan yapılmış taşınabilir bölme.
- Vahşi hayvanlar için demir çubuklarla yapılmış taşınabilir bölme.
- Çapraz çubuklarla ve aralıklı olarak yapılmış, pencerelere takılan siper
- Ahşap yapıların direk ve çatmalardan oluşan kaplama tahtaları dışında kalan iskeleti.
- Hapishane.
- Cami, tekke vb. yerlerde kadınlara ayrılan yer.
- Tarayıcı demetin bir resmi oluşturduğunda ortaya çıkan, alt alta sıralanmış yatay çizgilerden oluşan dikdörtgen biçim.
- Tel, ince demir veya ağaç çubuklarından yapılan ve içine kuş ve saire konulan şey.
- Bird cage.
- Cage.
carcass
- Kalıntı
- Gövde, iskelet
- Leş, ceset (küçümseme ile)
- Vücut, gövde (bugünkü dilde küçümseme veya şaka olarak)
- Enkaz (gemi vb)
- Bina iskeleti.
- Kadavra, ölü
carcass compactness
- Karkas yoğunluğu