canlanma ne demek?
- Canlanmak işi.
- Bk. toparlanma
- Resurgence.
- Revival.
- Coming to life.
- Refreshment.
- Boom.
- Rebirth.
- Renaissance.
- Renascense.
- Incarnation.
- Resurrection.
- Animation.
canlanmak
- Gücü artmak, diri duruma gelmek
- Depreşmek
- Geçmişte yaşanan bir olay veya durum yeniden hatırlanmak
- Etkinliği artmak, hareketlilik kazanmak.
- Blossom.
- Boom.
- Brighten.
- Liven.
- Revive.
- To come to life.
toparlanma
- Toparlanmak işi.
- İktisadi konjonktürdeki genişleme aşamasının başlangıç dönemi.
- Bir dizgenin üzerindeki dış etkilerin kalkmasıyla başlangıçtaki duruma dönmesi.
- Bir dizgenin üzerindeki dış etkilerin kalkmasıyla başlangıçtaki duruma dönmesi.
- Recovery.
- Upturn.
- Erholung
- Récupération
canlanmak
- Gücü artmak, diri duruma gelmek
- Depreşmek
- Geçmişte yaşanan bir olay veya durum yeniden hatırlanmak
- Etkinliği artmak, hareketlilik kazanmak.
- Blossom.
- Boom.
- Brighten.
- Liven.
- Revive.
- To come to life.
canlanmamak
- (neg. form of canlanmak) brighten, come to life, liven up, liven, revive, freshen, refresh, brighten up, rouse, bestir oneself, buck up, kindle, perk, perk oneself, perk oneself up, perk up, quicken, rouse oneself, rouse up, stir, wake, wake up.