cız etmek ne demek?
- "cız" diye ses çıkarmak.
- Acı duymak.
- Içi gitmek.
İçim cız etti.
- To make a sizzling noise.
cız sineği
- Bir tür büvelek.
cız
- Ateşte kızarma sesi
- Çocuk dilinde ateş.
- Kızgın yağın içine bir şey atıldığında çıkan ses.
- Draw, write off, mark up, construct, scratch, line, mark, rule, describe, cross out, depict, groove, limn, picture, plough, plow, scar, score, set, trace.
etmek
- Bir işi yapmak
- Bir durumu ortaya çıkarmak.
- "İyi, kötü" zarflarıyla birlikte davranmak.
- Bulmak, erişmek
- Birini bir şeyden yoksun bırakmak.
- Herhangi bir değerde olmak
- Vermek.
- Eşit değer kazanmak.
- Step.
- Say.