burkmak ne demek?
- Bir şeyi burarak ekseni etrafında döndürmek.
- Burkulmak.
- Acı vermek, üzmek
Yörede, şimdi yürek burkan bir suskunluk vardı.
T. Buğra - Bazı yiyecekler, ağza kekre tat vermek.
- Twist.
- Turn.
- Distort.
- Luxate.
- Rick.
- Sprain.
- Strain.
- Wrench.
- Wrick.
- To twist.
- To sprain.
- To turn.
- To twist / to sprain a joint.
burkma
- Burkmak işi.
- Strain, twist, wrench, sprain.
burkmamak
- (neg. form of burkmak) twist, turn, distort, luxate, rick, sprain, strain, wrench, wrick.