bun ne demek?

  1. Sıkıntı

    Soluğunu kesen acı, göğsünü sıkıştıran bun sancılarına benzemiyordu.

    A. İlhan
  2. Serum veya plazma üre azotu.
  3. Nihayet, dip.
  4. (en)BUN stands for blood urea nitrogen, a waste product normally excreted by the kidney Your BUN value represents how well your kidneys function.
  5. (en)Blood Urea Nitrogen, a blood test that helps determine kidney function Urea is a waste product of protein breakdown in the body.
  6. (en)Blood Urea Nitrogen, a blood test that can show how well the liver and kidneys are working.
  7. (en)Segment of FPF cut off from continuously produced slabstock type of FPF.
  8. (en)Segment of foam cut off from continuously produced slab stock type of foam.
  9. (en)Distress.
  10. (en)Depression.
  11. (en)Boredom.
  12. (en)Slightly sweetened raised cake or bisquit with a glazing of sugar and milk on the top crust.
  13. (en)Small rounded bread either plain or sweet.
  14. (en)Abbreviation for blood urea nitrogen A test often used as a measurement of kidney function.
  15. (en)Stands for blood urea nitrogen, a waste product normally excreted by the kidney Your BUN value represents how well the kidneys function.
  16. (en)Measure of the urea level in the blood Urea is cleared by the kidney BUN is a laboratory blood test to assess how well the kidney is functioning Diseases, such as myeloma, which compromise kidney function, frequently lead to increased levels of BUN.
  17. (en)Blood test that measures kidney and liver function.
  18. (en)Blood urea nitrogen.
  19. Çörek; top, topuz (saç), tavşan
  20. Çörek
  21. Çörek şeklinde kıvırımış saç.

sıkıntı

  1. İşsizlik, tekdüzelik, bezginlik vb. sebeplerden doğan ruhsal yorgunluk, cefa, eziyet
  2. Bir bozukluğun, karışıklığın sebep olduğu etkili ve sürekli yorgunluk, meşakkat, mihnet
  3. Yokluk ve parasızlığın yol açtığı geçim darlığı
  4. Darlık, yokluk
  5. Sorun, problem, mesele
  6. Müzâyaka.
  7. (en)Boredom.
  8. (en)Heebie-jeebies.
  9. (en)Bore.
  10. (en)Megrims.

buna

  1. Bu zamirinin yönelme durum eki almış biçimi.
  2. (en)To this.
  3. Bir seşit sentetik lastik.
  4. Buna

buna benzer

  1. (en)And so on.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

bunabuna benzerbuna benzer birkaç otbuna benzer bodrum kapağıbuna benzer desenbuna benzer kumaşbuna benzer üç köşelibuna benzer yağmurlukbuna binaenbuna değdi idibubu abdestle daha çok namaz kılınırbu adam beni rahatsız ediyorbu akşambu akşam almam gerekiyor.
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın