brighter ne demek?
- Daha parlak
- Parlak, aydınlık, ışıltılı, neşeli, canlı, şanlı, görkemli, berrak; zeki
daha
- Şimdiye kadar, henüz.
- Var olana, elde bulunana ek olarak, olana katarak
- Kendisinden sonra üçüncü kişi iyelik eki alan bir sıfatla birlikte sözü edilen konuda en önemli durumu belirtmek için kullanılan bir söz.
- Bundan başka, bunun dışında
- Bir çeşit çocuk oyunu.
- Kaba kuşluk vakti.
- More.
- Over.
- Still.
- Only.
brighten
- Aydınlatmak
- Canlandırmak
- Neşelendirmek
- Parlamak neşeli ve canlı olmak
- Parlatmak
brighten up
- Canlanmak, neşelenmek