bosluk orani ne demek?
- Vacancy rate
vacancy
- Açık kontenjan
- Dalgınlık, bön bön bakış
- İşsizlik, tembellik
- Akılsızlık
- Boşluk, açıklık
- Boş yer, aralık, fasıla.
- Boş oda
bosluk açisi
- Clearance angle
bosluk çubugu
- Spacebar
oran
- Büyüklük, nicelik, derece bakımından iki şey arasında veya parça ile bütün arasında bulunan bağıntı, nispet
- İki şeyin birbirini tutması, karşılıklı uygunluk, tenasüp.
- Akıl yoluyla gerçeğe yakın olduğuna inanılarak verilen yargı, tahmin.
- İki büyüklük, iki nicelik arasındaki bağıntı.
- İki niceliğin bölümü.
- İki niceliğin bölümü.
- İncelenen nüfusta belli bir sürede görülen iki olaydan birinci olay sayısının ikinci olay sayısına bölünmesiyle elde edilen değer.
- Ölçü, nispet, derece.
- Tahmin.
- Ölçülü, hesaplı.