boncuk gibi gözler ne demek?

Beady eyes.

beady

Boncuk gibi, boncuklu
Boncuk gibi, boncuklu, kabarcıklı, köpüklü
Köpüklü

boncuk

Cam, taş, sedef, tahta, plastik vb. maddelerden yapılan, ortası delik, çoğu yuvarlak ve renkli süs tanesi.
Cam, taş, sedef, tahta gibi şeylerden yapılan yuvarlak ve renkli süs tanesi.
Sevimli.
Glass bead.
String.
Bead.

boncuk boncuk

Yuvarlak
Boncuk gibi yuvarlak taneler durumunda

gibi

...-e benzer
O anda, tam o sırada, hemen arkasından.
İmişçesine, benzer biçimde
...-e yakışır biçimde.
Like.
Kind of.
Something like.
Fashion.
Such as.
Wise.

göz

Görme organı.
Bazı deyimlerde, görme ve bakma.
İyi veya kötü nitelikler, tutkular, duygular anlatan bakış.
Bakış, görüş.
Suyun topraktan kaynadığı yer, kaynak
Delik, boşluk
Çekmece.
Terazi kefesi.
Bk. ada.
Kartlar üzerinde açılan ve içerisine mikrofilm parçası geçirilen delik.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

boncuk boncuk boncuk boncuk boncuk terlemek boncuk dizisi boncuk dizmek boncuk fasulye boncuk gibi boncuk illeti boncuk işi boncuk mavisi boncalite bonce bon appetit bon appetite bon mot bon otu bon ton gibi gibi aç gibi aptal gibi benzer gibi beyaz gibi büyük gibi cesur gibi ciddi gibi çabuk gibi çirkin gib gib arm gibber gibberellic acid gibberellin