bodensatz ne demek?
- Telve
telve
- Fincanın dibine çöken kahve tortusu
- Coffee grounds.
- Dregs.
- Sediment.
- Bodensatz.
- Satz.
- Kaffeesatz.
bode
- -e işaret etmek, -e delalet etmek.
- Işaret olmak, alamet olmak, delalet etmek
- Eski kehanet etmek, gelecekten haber vermek
- Işareti olmak, alamet olmak
- Bkz. bide.
bode çizeneği
- Bode diagram